Sen Gidince

En Sevgiliye2 Sen Gidince
  
 

SEN GİDİNCE


Sevgili!
Sen gitmiştin…
Koyup bir başımıza, bırakıp pak ellerimizi, gurbetlerine salmıştın bizi.
Yetim kaldık, öksüz kaldık ve ellerimiz kirlendi yokluğunda…
Sen gitmiştin…
Ayrılıkların dilini hece hece ağlıyoruz şimdi.
Akşamlar iniyor dağlara ve hasretimiz yankılanıyor yamaçlarda.

Sevgili!
Nasıl iltica edelim sana ;
Huzuruna nasıl varalım, yalvaralım?!.
Kemte karıncalar nice mümkün
Halini Süleymana arz
Güneş huzurunda,mumların okunmazken esamesi
Pervaneler bahsetsin mi varlıktan
Ve duyurabilsin mi sesini!?.
Efendim, duyar mısın sesimizi?..

Sevgili!
Sen aşk ikliminde sultan,
sen güzellik şahikasında dolunay,
sen vefa göğünde hilal.
Biz bir bakışının dilencisi,
biz dolunay tutkunları,
Biz bayramı gözleyen oruçlar.
Güzellik ordusunun hakanı sen,
Gam ruzigârinda gedalar biz.

Sen imrenme, biz ayıplanma.
Sen özüsün varlığın
Ve biz varlık iddiasında küstah yoksullar.
Sen sabah yıldızlarının ışığı, biz gaflet uykusunda kervancı.
Dert ve keder denizinde çığlık çığlığayız biz,
kumrular ve bülbüller seni bestelemekte oysa.
Çığlıklarımızı bestelere karıştırıver,
düşkünlerine, savrulmuşlarına kulak ver.
İtivermezsin elinin tersiyle bizi, değil mi efendim?..

Sen gitmiştin...
Çelik mermere çarptı, iradeye ateş düştü yokluğunda.
Hasretinden akıllar yitirildi,
gönüller gölgelere düştü.
Sana muhtacız
sana en fazla muhtacız
En fazla sana muhtacız
Uyandır bizi uykumuzdan
Gel Ey Sevgili
Bir gelişle gel
Bir gülüşle gel
Doğ Ufkumuza sar dünyamızı
Gir gönlümüze yeniden
Sana muhtacız

Sen gitmiştin…
Seninle birlikte her şeylerimiz gitti.
Şehitlerimiz kefenlerinden sıyrıldı senden sonra;
kanlarımız sahralar doldurdu.
Kelimelerimiz anlamlarını yitirdi,
kutlu erlerimiz tutsak oldu nefis ordularına…
Hiçbir şey kazanmadık ayrılığında, efendim,
hiç kâr elde edemedik.
Aldandık, hep aldandık.
Delilimizi yitirdik, delillerimizi yitirdik.
Dillerimiz dilim dilim edildi efendim.
Bize sevmeyi unutturdular ilkin;
sonra sevginin ne olduğunu…
Kendi gönlüne ihanet edenlerimiz, gönlün kendisine ihanet ediyorlardı.
Vurgunlar yedik pes pese efendim…
Vurgunlar yedik
Ve sen gitmiştin.

Sevgili!
Sen gitmiştin…
Biricik sığınağımız, varlığımızın övüncü, yüz akımızdın.
Hayırları söyleyip gitmiştin,
biz şer işler olduk.
Uzun uzun emellere kapıldık,
kapılanıp kaldık umutların kapısında.
Ellerimiz vardı açıldıkça dolan, uzankça verilen;
böğrümüzde kaldı ellerimiz.

Sen gitmiştin…
Aşk dervişleri avare, pejmürde, hercâyî rüzgârlara kapıldılar,
dönüşlerinin ahengini kırdılar.
Bölük bölük kadınlarımız,
grup grup erlerimiz,
demet demet çocuklarımız,
kimi güler, kimi ağlarken yitirdiler kendilerini.
Ve sen gitmiştin efendim…

Sevgili!
Hani bir aşk idin, bir güzellik idin sen,
güzellikle askın kesiştiği prizmada.
Güzelliğin cihanı gösteren bir ayna;
aşkın o aynanın cilası idi hani.
Güzelliğin olmasa efendim,
aşkı hiç bilmeyecekti cihan;
aşkın olmasa güzelliği hiç anlamayacaktı.

Sana muhtacız!..
Sana en fazla muhtacız.
En fazla sana muhtacız.
Uyır bizi uykumuzdan…
Gel ey sevgili!
Bir gelişle gel, bir gülüşle gel.
Doğ ufkumuza, sar dünyamızı, gir gönlümüze yeniden…
Sana muhtacız…
Sana muhtacız…

Sevgili!
Derd ile ağlayındın; hem derde salandın!..
Gönül yurdunda çaresizlerin çaresi, hastaların merhemiydin.
Saadetle yaşamış, saadet çağını yaşatmıştın. Sana muhtacız
sana en fazla muhtacız
En fazla sana muhtacız
Gel Ey Sevgili...

Bu Albümdeki Diğer Eserler:
Sen Yoktun

Kaybedenler

Sensiz Değil
Necid Çölleri
oklar.gif (30×10)Sen Gidince - Şuan bu sayfadasınız
Asude Bir Şafak
Şehre Dön Efendim

Aşkına

Sayfa Güncelleme tarihi 15 Ocak 2015
 

oklar.gif (30×10) Bu sayfayı Paylaş

Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol